7242 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 15.04.2020 Tarihli ve 31100 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş olup bu çerçevede infaz hukukunda koşullu salıverme ve denetimli serbestlik bakımından oldukça önemli değişiklikler meydana gelmiştir.
 
A. Koşullu Salıverilme (Şartlı Tahliye)
 
5275 Sayılı İnfaz Kanunu’nun 107. maddesinde açıklandığı üzere koşullu salıverilme ya da halk arasında bilinen adıyla şartlı tahliye; hapis cezasının bir bölümünü cezaevinde iyi halli olarak geçiren hükümlünün, cezasının kalan kısmının cezaevi dışında denetim altında olmak suretiyle infaz edilmesini sağlayan bir infaz hukuku kurumudur. 
 
Hâkim, yargılama sırasında suçluyu yeterince tanımadığı için, onun ıslahına yetecek ceza miktarından daha fazla bir cezaya hükmedebilmektedir. Koşullu salıverilme ile iyi hal sergileyen hükümlünün cezaevinde gereğinden fazla kalması engellenerek cezanın şiddeti azaltılmış olmaktadır. 
 
Koşullu salıverilmeden yararlanılabilmesi için, cezanın bir kısmının ceza infaz kurumunda infaz edilmesi, hükümlünün iyi halli olması ve görevli ve yetkili bir mahkeme tarafından verilmiş koşullu salıverme kararının bulunması gerekmektedir. Koşullu salıverilme kararı vermeye yetkili ve görevli mahkeme, infaz işlemlerinin yapıldığı yer İnfaz Hâkimliğidir.
 
1. Cezanın Bir Kısmının İnfaz Edilmesi
 
5275 Sayılı Kanun’un 107. maddesi uyarınca, hükümlünün koşullu salıverilmeden yararlanabilmesi için ilk olarak hapis cezasının bir kısmını ceza infaz kurumunda geçirmesi gerekmektedir. Hükümlünün infaz kurumunda geçirmesi gereken süre mahkûm olduğu suç türüne, niteliğine ve miktarına göre değişmektedir. 
 
15.04.2020 tarihinde kabul edilen değişiklik ile hapis cezasının infaz edilmesindeki genel infaz oranı 2/3’ten 1/2'ye düşürülmüştür. Yeni düzenleme ile hükümlü, süreli olarak mahkûm olduğu hapis cezasının artık yarısını ceza infaz kurumunda geçirdiği takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilecektir.
 
Ancak bu oran kanun koyucu tarafından bazı suçların nitelikleri ve ağırlıkları göz önünde bulundurarak 1/2’lik genel oranın kapsamı dışarısında tutulmuştur. Böylelikle hükümlünün koşullu salıvermeden yararlanabilmesi için ceza infaz kurumunda geçirmesi gereken süre daha uzun tutulmuştur. Örneğin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar yirmi dört yılını infaz kurumunda çektikleri takdirde koşullu salıverilmeden yararlanabileceklerdir. 
 
Aşağıda yer alan suçlar bakımından koşullu salıvermeden yararlanabilmek için infaz oranı 2/3 olarak belirlenmiştir;
i. Kasten öldürme (TCK md. 81, 82, 83)
ii. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama (TCK md. 87/2-d)
iii. İşkence ve eziyet (TCK md. 94, 95, 96)
iv. Cinsel saldırı (sarkıntılık hali hariç), reşit olmayanla cinsel ilişki ve cinsel taciz (TCK md. 102, 104, 105)
v. Cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan (madde 102, 103, 104 ve 105) hapis cezasına mahkûm olan çocuklar,
vi. Özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı işlenen suçlar (TCK md. 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138)
vii. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan (madde 188) hapis cezasına mahkûm olan çocuklar
viii. Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk (TCK md. 326 – 339)
ix. Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti kapsamında işlenen suçlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan mahkûm olan çocuklar
x. 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu kapsamına giren suçlardan mahkûm olanlar
 
Aşağıda yer alan suçlar bakımından koşullu salıvermeden yararlanabilmek için infaz oranı 3/4 olarak belirlenmiştir;
i. Cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar (TCK md. 102/2, 103, 104/2-3)
ii. Uyuşturucu madde ticareti suçu (TCK 188)
 
2. Hükümlünün İyi Hal Şartı 
 
Hükümlünün, koşullu salıverilmeden yaralanabilmesi için ayrıca iyi hal şartını sağlaması gerekmektedir. Hükümlünün koşullu salıverilme kararı verileceği tarihte iyi halli olması bu şartın gerçekleşmesi için yeterlidir.
 
3. Suçta Tekerrür ve Koşullu Salıverme  
 
Tekerrür, daha önceden işlemiş olduğu bir suçtan dolayı kesin bir hükümle mahkûm olmuş bir kimsenin, bu mahkûmiyetin kesinleşmesinden sonra kanunda öngörülen süre geçmeden yeni bir suçu işlemesi halidir. ⁱⁱ İkinci suçu işleyen şahsa ise mükerrir denilmektedir. ⁱⁱⁱ Suçta tekerrür hükümleri uygulanan hükümlüye 5275 sayılı İnfaz Kanunu’nun 108. maddesinde düzenlenen “mükerrirlere özgü infaz rejimi” uygulanmaktadır.
 
Kanun koyucu tarafından ikinci kez suç işleyen hükümlünün, ilk kez suç işleyen kişiye göre daha ağır bir müeyyide ile karşılaşmasını sağlamayı amaçlamaktadır. Yeni düzenleme ile mükerrir olan mahkûmların, koşullu salıverilme oranı da 3/4’den 2/3’e indirilmiştir. Bu oran ile birlikte tekrar suç işleyenlerin koşullu salıverilme oranlarında değişikliğe gidilmiştir. Ancak burada önemle belirtmek gerekir ki, bu oran haklarında ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanan kişiler hakkında uygulanmamaktadır. 
 
B. Denetimli Serbestlik 
 
Denetimli serbestlik; kanun tarafından belirlenen sürede, hakkında mahkûmiyet kararı verilmiş olan kişinin sosyal yaşamı içerisinde gözlemlenmek suretiyle cezasının infaz edilmesini sağlayan bir infaz hukuku kurumudur. Denetimli serbestlik ile ulaşılmak istenen yegâne amaç hükümlünün; sosyal yaşamdan uzaklaşmadan cezasını çekebilmesi, bu yolla topluma uyum sağlama yetisinin gelişmesi amacıyla ihtiyaç duyduğu desteği bir plana ve mahkeme tarafından konulan kurallara uygun biçimde yine mahkeme tarafından belirlenen sınırlı bir sürede almasıdır. v
 
İnfaz Kanununun 105/a maddesinde yapılan düzenleme ile denetimli serbestlikten yararlanma hakkında 30.03.2020 tarihinden önce ve sonra işlenen suçlar bakımından ikili ayrıma gidilmiştir.
 
1. 30.03.2020 Tarihinden Önce İşlenen Suçlar Bakımından
 
Bu tarihten önce işlenmiş olan suçlarda uygulanacak olan denetimli serbestlik süresi bir defaya mahsus olmak üzere 1 yıldan 3 yıla çıkartılmıştır. Bu düzenleme bütün dünyayı etkisi altına alan ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilanı edilen Covid-19 salgını nedeni ile ceza infaz kurumlarının boşaltılması hedeflenmiştir. 
 
Önemle belirtmek gerekir ki, suçun 30.03.2020 tarihinden önce işlenmiş olması, 3 yıllık denetimli serbestlik süresinden yararlanılması için yeterli olup mahkûmiyetin sonraki bir tarihte verilmiş veya verilecek olması önem arz etmemektedir. 
 
Yukarıda detaylı bir biçimde izah edildiği üzere, kanunda öngörülen suçlar haricinde süreli hapis cezalarına mahkûm olanlar cezalarının yarısını infaz kurumunda çektikleri takdirde koşullu salıverilme hükümlerinden yararlanacaktır. Bu nedenle koşullu salıverme ve denetimli serbestlik hükümleri birlikte uygulandığında 6 yıl ve daha az hapis cezası almış hükümlülere tahliye yolu açılmıştır.
 
Burada dikkat edilmesi gereken bir husus da; 30.03.2020 tarihinden önce işlenen her suç bakımından denetimli serbestlik süresi olarak 3 yıl olarak uygulanmamaktadır. Koşullu salıverilme oranı 2/3 olarak uygulanacak olan suçlar, yine nitelikleri ve ağırlıkları gereği 3 yıllık denetimli serbestlik süresi kapsamında da değillerdir. 
 
Ayrıca kanunda öngörülen istisnai suçlar hariç olmak üzere 30.03.2020 tarihine kadar işlenen suçlarda sıfır altı yaş grubu çocuğu bulunan kadın hükümlüler ile yetmiş yaşını bitiren hükümlüler hakkında denetim süresi dört yıla çıkarılmıştır.
 
2. 30.03.2021 Tarihinden Sonra İşlenen Suçlar Bakımından
 
 Bu tarihinden sonra işlenen suçlar için yapılan düzenlemeye göre hükümlüler; koşullu salıverilmelerine 1 yıl ya da daha az süre kala, haklarında iyi halli olduklarına ilişkin cezaevi tarafından rapor düzenlenip onaylandığı takdirde denetimli serbestlik tedbiri kapsamında tahliye edilebileceklerdir.
 
3. Denetimli Serbestlikten Yararlanma Şartları
 
Ceza infaz kurumunda bulunan her hükümlü denetimli serbestlik şartından yararlanamamaktadır. Bahse konu şartlar da suça, suçun niteliğine, ceza oranına ve hükümlünün kişilik özelliklerine göre farklılık göstermektedir.
 
Öncelikli olarak hükümlünün açık cezaevinde cezasını infaz ediyor olması gerekmektedir. Hükümlünün cezasını kapalı cezaevinde infaz ediyor olması denetimli serbestlikten yararlanmasına engel teşkil etmektedir. Ancak açık cezaevinde boş yer olmaması veya diğer elde olmayan nedenlerden dolayı hükümlü açık cezaevine geçiş sağlayamamış ise de hükümlünün denetimli serbestlikten yararlanma hakkı devam etmektedir.
 
Hükümlü tarafından yerine getirilmesi gereken bir diğer şart ise, hükümlünün iyi halli olmasıdır. Hükümlünün bu şartı gerçekleştirip gerçekleştirmediği cezanın infaz edildiği cezaevi idaresi tarafından hazırlanacak rapor ile belirlenmektedir.
 
Ayrıca hükümlünün denetimli serbestlikten yararlanma talebinde bulunması gerekmektedir. Hükümlü herhangi bir talepte bulunmadığı takdirde bu haktan resen yararlanamamaktadır.
 
Hükümlü, mevzuat uyarınca hakkında tedbir kararı verilmesinden sonra denetim süresi içinde hakkında ayrı bir suçtan ötürü kesinleşen mahkûmiyet kararı verilmesi halinde denetimli serbestlik hükümlerinden tekrar yararlanmayacaktır. Hükümlü denetimli serbestlik hakkından aynı infaz dönemi içerisinde yalnızca bir kez yararlanabilmektedir. v
 
                                                                                                                                                               
 
KAYNAKÇA
  Arş. Gör. Ahmet Hulusi Akkaş, Koşullu Salıverme, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XII, Y. 2008, s.1-2
ⁱⁱ  Veli Özer Özbek, Yeni Türk Ceza Kanununun Anlamı, Seçkin Yayınevi, Ankara 2006, s. 609; Nur Centel / Hamide Zafer / Özlem Çakmut, Türk Ceza Hukukuna Giriş, 3. Bası, Beta Yayınevi, İstanbul 2005, s. 615.

ⁱⁱⁱ  Özcan Özbey, Suçta Tekerrür ve Mükerrirlere Özgü Güvenlik Tedbirleri, TBB Dergisi, Sayı 88, 2010, s.55
v  Kubat, Ahmet, A. , Denetimli Serbestlik Kararlarının İnfazı, Adalet Yayınevi, Ankara 2017, s. 14
v  T.C. Yargıtay 19. Ceza Dairesi 27.10.2015 T.  2015/17681 E. 2015/6313 K.